Kuir Kıbrıs Derneği aktivisti Derviş Taşkıranlar, LGBT+’ların insan tacirlerinin hedefi haline geldiğini ancak sosyal hizmet mekanizmalarının yetersiz kaldığını savundu.
Dernekten verilen bilgiye göre, Kuir Kıbrıs Derneği’nden bazı aktivistler, Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Hüseyin Akcan ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nden Gülten Aşık Aygün ile bir görüşme yaptı. Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen toplantıya Kuir Kıbrıs’tan Derviş Taşkıranlar, İbrahim Ray, Ziba Sertbay ve Erman Dolmacı katıldı.
Kuir Kıbrıs aktivisti Derviş Taşkıranlar, görüşmeyle ilgili açıklamasında, LGBT+’ların potansiyel insan ticareti mağduru olduğunu belirterek, LGBTİ+’ların çocuk yaşlarda aile desteğinden, kamusal mekanizmalardan dışlandıkları ve kopuş yaşadıkları için insan tacirlerinin bire bir hedefi haline geldiklerini dile getirdiğini kaydetti.
Kıbrıs’ın kuzeyinde LGBTİ+ seks işçilerine ve gece kulübü çalışanlarına ulaştıklarını ifade eden, Taşkıranlar, “Buradaki sosyal ve ekonomik olarak oluşan sıkıntıları tespit ettik. Destek mekanizmalarının eksikliklerini saptadık. Ne yazık ki sosyal hizmet mekanizmalarının yetersiz olduğunu gördük” dedi. Mevcut sığınma evinin de yetersiz kaldığını kaydeden Taşkıranlar, LGBTİ+’lara yönelik ayrı bir sığınma evinin şart olduğunu belirtti.
Kuir Kıbrıs aktivisti Erman Dolmacı ise polis de dahil, resmi kurumlardaki personelin konuya dair eğitim eksikliği olduğunu iddia etti. Dolmacı, “Tümünden cinsel ayrımcılığı yasaklayan yasal düzenlemelere ihtiyaç vardır” dedi.
Kuir Kıbrıs aktivisti İbrahim Ray ise LGBTİ+’ların istihdam ve çalışma ortamında, temel haklara ulaşmada sıkıntılar yaşadıklarını savundu ve “kimliklerini açıklayan bireyler dışlama mekanizmaları nedeniyle eğitim hayatlarını tamamlayamıyorlar. Okullardaki ortam ve sistematik dışlanma küçük yaşlarda karşımıza çıkıyor. Eğitimini tamamlayamayan bireyler çalışma hayatına da katılamıyorlar” şeklinde devam etti.
Araştırmalarda her 5 LGBTİ+’dan 4’ünün iş yerinde cinsel yönelimini saklamak zorunda kaldığını savunan Ray, iş yerinde yaşadığı fobik ortamdan şiddetten dolayı ülkeyi terk etmek zorunda kalan LGBTİ+’lar olduğunu aktardı.
