Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD), bin kişilik örnekleme uygulanan “Kuzey Kıbrıs’ta İnsan Ticareti ve Fuhuş Algısını” ölçen anketin sonuçlarını paylaştı. Ankete göre, gece kulüplerinde kadın ticareti olması halinde kapatılmasına olumlu bakanların oranı yüzde 71,5.
KAYAD, Avrupa Birliği tarafından desteklenen “Görmezden Gelme” projesi kapsamında yaptığı anketin sonuçlarını, bugün saat 10.30’da Rüstem Kitabevi’nde düzenlediği basın toplantısında açıkladı. KAYAD Başkanı Meral Akıncı da toplantıda hazır bulundu.
Basın toplantısında konuşan Mine Atlı, anketin sadece verilerden ibaret olmadığını, toplumun aynasını da oluşturdurduğunu vurguladı.
KAYAD’ın yapmış olduğu çalışmaların konunun fuhuştan ibaret olmadığını da gözler önüne serdiğini anlatan Atlı, “Gece kulüplerinde konsomatris vizesi ile çalışmış kadınlarla yapmış olduğumuz mülakatlardan elde ettiğimiz sonuçlar, gece kulüplerinde konsomatris vizesi ile bulunan kadınların şiddete ve baskıya maruz kaldıklarını, istedikleri zaman kendi iradeleriyle yalnız başlarına gece kulüplerinden çıkamadıklarını, patronların “kusur” olarak adlandırıldığı davranışlar sonucunda cezalar aldıklarını, ödemelerini her ay değil, sözleşmelerinin sonunda aldıklarını ve borçlandırıldıklarını göstermektedir. Konu fuhuştan ibaret değildir. Konu kadın ticaretidir, konu modern köleliktir” ifadelerini kullandı.
Kuzey Kıbrıs’ta İnsan Ticareti ve Fuhuş Algısı anketine göre, gece kulüplerinin kapatılmasına olumlu bakanların oranı yüzde 43,3 iken, gece kulüplerinde kadın ticareti olması halinde kapatılmasına olumlu bakanların oranının yüzde 71,5’e çıktığını söyleyen Atlı, gece kulüplerine olan talebin azaltılmasını önerdi.
2018 yılında gece kulüpleri çalıştayında konuşmacı olarak yer alan Sağlık Bakanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve İçişleri Bakanı’nın gece kulüplerinde fuhuş olduğunu teyit ettiğini öne süren Atlı, bin kişilik örneklem ile yaptıkları anketin katılımcılarının yüzde 78’inin de ülkede cinsel hizmet satın alımının yaygın olduğunu düşündüğünü aktardı.
2018 yılında İçişleri Bakanlığı tarafından organize edilen gece kulüpleri çalıştayının sonucunda, sekiz ivedi hedefin belirlendiğini anımsatan Atlı, geçen üç yılda belirlenen sekiz hedeften sadece birine ulaşılmasını eleştirdi.
Ulaşılan tek hedefin İnsan Ticareti tanımının Ceza Yasası’na girmesi olduğunu savunan Atlı, söz konusu çalıştay raporuna hazırladıkları “gölge raporu” da basın ile paylaştı.
KAYAD Aktivisti Mine Atlı’nın konuşmasının ardından Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi Direktörü Mine Yücel, anketin sonuçlarını basın ile paylaştı.
500 kadın ve 500 erkek olmak üzere bin kişilik örnekleme yapılan ankete göre, ülkede cinsel hizmet satın alımının yaygın olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 78,6 oldu.
Fuhuşu kabul edilebilir bulan katılımcıların oranı yüzde 15,8 ve fuhuş hizmeti satın alanları kabul edilebilir bulan katılımcıların oranı yüzde 20,7 iken, gece kulüplerini kabul edilebilir bulanların oranının yüzde 37,3 olduğu bildirildi.
Öte yandan, gece kulüplerinin kapatılmasına olumlu bakanların oranı yüzde 43,3 iken, gece kulüplerinde kadın ticareti olması halinde kapatılmasına olumlu bakanların oranının yüzde 71,5’e çıktığı görüldü.
Ancak, katılımcıların yüzde 52,7’sinin gece kulüplerinin toplum içerisinde gerekli bir hizmette bulunduğu düşüncesinde olduğu da belirtildi.
Katılımcıların yüzde 82’si Kıbrıs’ın kuzeyinde kadın ticareti olduğunu düşünürken, kadınların yüzde 40,92’si, erkeklerin ise yüzde 44,15’inin fuhuş yapan kadınların insan ticareti mağduru olmadıklarını düşündüğü aktarıldı.
“Gece Kulüplerinde bir insan ticareti mağduru ile karşılaşsanız ne yapardınız?” sorusuna yüzde 58,6 oranında “Polise bildirirdim” yanıtını veren katılımcıların yüzde 86,6’sının Kuzey Kıbrıs içerisinde İnsan Ticareti ile Mücadele Yasası’na ihtiyaç olduğunu düşündüğü de belirtildi.
