Influencerların bizleri ne yönde etkilediğinin gerçekten farkında mıyız?
Zaten tüketimin hat safhada olduğu bir dönemde, sayılar her gün artan bir güruhun bizi daha da büyük ve anlamsız bir tüketim çılgınlığına sürüklediğini, bunun doğurabileceği sonuçları hiç düşündük mü?
Üstelik tüm çevre bilimcileri ve aktivistler gezegenimizin geleceği için tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini savunurken, bizi her geçen gün daha da bilinçsiz bir döngünün içine sürüklüyorlar.
Bana göre bu kısırdöngüden çıkamamamızın başlıca nedeni bizleri “influence” eden kesimin sosyal medyada tasarlanmış bir mükemmele sahip olmaları… Etki potansiyellerini artırmak adına gerçek dışı, kusursuz bir hayat imajı çiziyorlar, ve insanlara “neden ben de böyle değilim?” sorusunu sorduruyorlar.
Belki bunun belli bir yaşın üzerinde, hayatını kazanmaya başlamış ve kimliği oturmuş yetişkinlerin hayatında çok büyük bir olumsuz etkisi olmayacaktır. Fakat, henüz ergenlik çağlarında olan ve hayata dair birçok şeyi sosyal medyadan öğrenen yeni neslin üzerinde yıkıcı bir etkiye neden olacağı kesin. El birliğiyle tatmin duygusu olmayan, her zaman mükemmele ulaşma arzusu taşıyan ama bunu da en kolay yoldan elde etmeye çalışan bir toplum yetiştiriyoruz.
Toplumsal güzellik algılarından yakınan, fakat ayni algıları kendi elleriyle tekrar inşa eden, fütursuzca tüketen ve tüketmeyi öğütleyen, uzmanlık gerektiren alanlarda bile fikir beyan etmekten kaçınmayan, sonuçlarını düşünmeden hareket eden bir topluluktan bahsediyoruz. Hali hazırda içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde bile neredeyse sağlık çalışanları ve virologlardan çok influencerların görüşleri konuşuldu, paylaşıldı.
Bu çürümüşlüğün ilerleyen zamanlarda toplumumuzu nasıl dejenerasyona uğratacağını, akıl ve ruh sağlığımızı ne denli olumsuz yönde etkileyebileceğini düşünmemiz ve bir denge kurmayı öğrenmemiz gerekiyor.
Her ne kadar sayıları az olsa da, iyi yönde etki sağlamaya çalışan ve birçok güncel konu hakkında farkındalık yaratmaya çalışan influencer hesapları da mevcut…
Çoğu zaman farkına bile varmıyoruz, fakat tüm platformlarda ciddi bir baskı altındayız, her gün yüzlerce reklama maruz kalıyoruz ve bir çoğuna engel olamıyoruz. Hiç değilse kimleri gerçekten takip edip düşüncelerine önem vereceğimizin kararı bize ait. Biraz özenli davranır ve daha bilinçli kullanıcılar olma yolunda bir adim atarsak, değişime katkı sağlamış oluruz.
İki seçeneğimiz var; ya sosyal medyanın hızla yükselişinde bu yozlaşmanın birer parçası olup yetkisi olmadan her konuda fikri olan bu güruhun bizi ne şekilde olursa olsun “influence” etmelerine müsaade edeceğiz, ya da sorgulamaya başlayıp telefonlarımızın ekranından ne izlediğimize, kimleri dinlediğimize kendimiz karar verecek ve güzel bir amaç için, gerçekten olumlu bir etki yaratmak adına bu sektörde varlığını korumaya çalışan farkındalıklı kişilerin takipçileri olacağız.
Eğer siz de bir kez olsun bu insanlar bize neyi “influence” ediyorlar, neden bu kadar kalabalıklar gibi sorular sormuşsanız; yazıyı okuduktan sonra sosyal medya hesaplarınızı açıp takip ettiğiniz influencer hesaplarını açıp incelemenizi rica ediyorum.
Unutmayalım ki ortada etkilenecek bir kitle olmadığı sürece, etkileyen kişi ne yaparsa yapsın varlığını sürdüremez…