Cenevre görüşmelerinde kadınlar ve ilkel kabileler – Rabia Aslan

Okuma süresi: 3 dakika

Demokrasi anlayışının yapı taşlarından biri olan toplum sözleşmesi felsefesi, siyaseten kolektif müşterek kuvvetin devredilmesi karşılığında topluma eşit temsiliyet sunulduğunu iddia eder.  Bunun yanı sıra  İnsan Hakları Bildirgelerinde, Anayasalarda herkes için eşit haklar ilkesi kabul edilir.

Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların siyasete katılımı, orantılı temsil, temel ve evrensel insan haklarıdır. Bir insan hakkı olarak siyasi katılım, vatandaşlara doğrudan veya temsilciler aracılığıyla seslerini duyurma ve temsil edilme hakkı verir.

Öyleyse, bu ülkenin vatandaşı bir kadın olarak soruyorum, benim geleceğimi belirleyecek olan Cenevre müzakerelerinde, benim toplumumun neden sadece yarısı temsil edildi?

Benim geleceğim, bizim geleceğimiz, adeta bu ülkede sesimiz yokmuşçasına neden sürekli erkek egemen siyasi elitizmine kurban ediliyor ve bu durumdan neden yeterince söz edilmiyor?

Toplumun eşit temsili hakkımız iken, neden sadece bir grup erkeğe söz hakkı veriliyor? Neden bu normalleştiriliyor? 

 Nüfusun yarısını oluşturan kadınların karar alma süreçlerine katılamaması, siyasette eşit oranda temsil edilememesi, her şeyden önce bir demokrasi meselesidir.

Buradaki adaletsiz ve orantısız temsil, siyasal hakların ihlali, hukuki anlayışın ezilmesi ve kadının toplumdaki yerine hakarettir.  Eşit temsil ve katılımın kadınlar açısından yaşama geçirilememesi, bir kadın erkek eşitsizliği sorunu olmasının ötesinde, ayni zamanda temel insan haklarına bir saldırı, demokrasiye vurgundur.

Soruyorum, içinde bulunduğumuz yüzyılda gelişime açık ve ilerici ülkeler, eşit temsil ve siyasi katılım politikalarını uygularken, biz neden temsil haklarımızın sömürülmesine ses çıkarmıyoruz?

Ülkede yıllardır devam eden ayrımcı ilkel statükodan beslenen, erkek egemen, orta yaşlı elit siyasi temsilciler, Kıbrıs sorununu menfaat uğruna kördüğüm haline getirmişlerdir.

Bu sorun, haklarımızı, ortak geleceğimizi sömürürken, hayat kalitemiz düşerken benimsenen adaletsiz, cinsiyetçi tutumdan birebir etkilenecek olan kesim bizlerken, bir grup erkek siyasinin bizi süründürmesine, sözde “temsil” etmesine nereye kadar göz yumacağız?

Bir ülkede karar alma süreçlerinde nüfusun yarısı temsil edilemiyorsa, o ülkede alınan kararların demokratik ve çoğulcu olduğundan söz edebilmek mümkün değildir.

Ülkemizde mevcut, erkek egemen statüko, herhangi bir felsefi, teorik veya tüzel bir anlayışa sığmadığı dolayısıyla “eşitlik” algısı üzerinden değerlendirilmesi imkansız bir yönetim biçimi olduğunu, Cenevre görüşmelerinde bir kez daha kanıtlamıştır.

Sosyal, sınıfsal, etnik ve ekonomik ayrımcılık doktrinleri uygulamaya devam ederken  benimsedikleri cinsiyetçi ideoloji doğrultusunda temel insan hakkı olan, demokraside eşit temsil ilkesini baltalayarak ortaya yine statükoyu besleyen elitist erkek egemen bir temsil heyeti çıkarılmıştır.

İlkel toplumlar, benzer aristokratik bir şekilde yönetilmekteydiler. Erkek “aile reisleri”, halka ait işleri kendi aralarında görüşüp kararlaştırırlardı. Nitekim ilkel kabileler bu şekilde yönetilmekteydi.

Soruyorum 21. Yüzyılda neden ilkel kabileler gibi yönetiliyoruz?  İçinde bulunduğumuz yüzyılda siyasal yaşamı kadınlara kapalı bir arena haline getiren, ayrımcılık ideolojileri uygulayan, eşit temsil hakkını gasp edip, kadınların toplumdaki yerini hiçe sayan, bunu açıkça övünerek yapan bu ayrımcı, gerici zihniyetlere geleceğimizi nasıl emanet ediyoruz?

Haberi Paylaş >

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on whatsapp
WhatsApp
Share on print
Yazdır
Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on whatsapp

İLGİLİ HABERLER >

DİĞER HABERLER >

Ahmet Aslım

Ahmet Aslım

Memleketimize Yazılar

Barış Önel

Barış Önel

Memleketin Halleri

Cemre Gürdal

Cemre Gürdal

Dünya ve biz

Ceren Tüccaroğlu

Ceren Tüccaroğlu

Memleket Konuları

Damla Kodan

Damla Kodan

Memleket Günlükleri

Erol Ertugan

Erol Ertugan

Dıştan Bakış

Rabia Aslan

Rabia Aslan

Feminist Bakış

Hayri Samer

Hayri Samer

Memleket'te Haftsonu Seansı

Hilmi Arıca

Hilmi Arıca

Adalı Yazılar

Hamit Sakallı

Hamit Sakallı

Tribün Kıbrıs

Mert Akkaya

Mert Akkaya

Tarihsel Bakış

Merve Yiğiter

Merve Yiğiter

Toplumsal hak ve özgürlük

Tandoğan Yalkut

Tandoğan Yalkut

Memleket'te Ekonomi

Merve Soygazi

Merve Soygazi

Sosyal Medya ve İletişim

ANKET >

Anketler çok yakında güncellenecektir.