Tatar: “Türkiye’nin garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçilemez”

Okuma süresi: 2 dakika

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 9 Mart Baf Direnişi ve Şehitlerini Anma Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Türkiye’nin garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçilemeyeceğini” belirtti.

Tatar, “Mücadele tarihimizin en önemli direnişlerinden biri olan Baf Direnişi’nin 57. yıl dönümünde toprağa düşen aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anarken, Baf’ın Türk bölgesine yönelik olarak 7 Mart’ta başlayan ve 9 Mart’a kadar devam eden Rum saldırılarının ana nedenini de hatırlatmakta büyük yarar vardır.” ifadelerini kullandı

BM Güvenlik Konseyi’nin 4 Mart 1964 tarihli siyasi ve haksız kararıyla “Kıbrıs’ın tek meşru hükümeti” olarak tanınan Rum Yönetiminin, bu karardan güç ve cesaret alarak, üç gün sonra Türk bölgelerine yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığını belirten Tatar, 7 Mart tarihinde de Baf’ın Türk bölgesine yönelik çok büyük bir saldırı başlattıklarını kaydetti.

Ana hedefin Kıbrıs’ta Türk direnişini yok edip, Kıbrıs Türk halkını bir azınlık olarak boyunduruk altına almak olduğunu kaydeden Tatar, Yunan Alayı takviyeli ve ağır silahlarla gerçekleşen bu saldırıya karşı Baf Mücahitleri ile Baf Türkleri büyük bir direniş gösterdiğini, çok büyük kayıplar verildiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam ett:

“Baf Mücahitleri 13 şehit verirken, yaşanan Rum-Yunan vahşeti de unutulamaz. Mavrali mevzisinde mermileri tükendikten sonra esir alınan 9 Mücahidimiz, Baf’ın Rum bölgesinde bulunan mezbahaya götürülür, kasap çengellerine asılır, kasap bıçakları ile doğranır ve başları da nacaklarla parçalanarak, beyinleri çıkarılır. Baf Türkleri büyük bir katliamla karşı karşıyadır.

Dünya bu saldırılara ve vahşete karşı seyirci kalırken, garantör Türkiye harekete geçer. Saldırıların durmaması halinde müdahalede bulunacağı yönünde Rum-Yunan ikilisine nota verir. Türkiye’nin bu kararlı duruşu sonrasında Rum saldırıları sona erer. Baf saldırılarından sonra Rum-Yunan ikilisinin 1964 yılında gerçekleştirdiği diğer en büyük saldırılarından biri de Erenköy’e yönelik olarak gerçekleşen saldırılardır. Bu saldırılar da garantör Türkiye’nin müdahalesiyle bertaraf edilmiştir.

İşte bunlar, Türkiye’nin garantörlüğünden neden vazgeçemeyeceğimizin en açık örneğidir. Bu nedenlerle Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü ile Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığı kırmızı çizgimizdir.”

Rum-Yunan ikilisi ile bazı kesimlerin 1960 garanti sisteminin çağdışı kaldığını ve değişmesi gerektiğini ileri sürüp, garanti sistemini sulandırmaya çalıştığını kaydeden Tatar, “Bu konuda tutumumuz ve duruşumuz gayet nettir. Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü ile Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığından asla vazgeçmeyeceğiz. Anavatan Türkiye’ye daha da sıkı sarılacağız. Bu halkımıza ve şehitlerimize olan borcumuzdur.” ifadelerini kullandı.

Haberi Paylaş >

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on whatsapp
WhatsApp
Share on print
Yazdır
Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on whatsapp

İLGİLİ HABERLER >

DİĞER HABERLER >

Ahmet Aslım

Ahmet Aslım

Memleketimize Yazılar

Barış Önel

Barış Önel

Memleketin Halleri

Cemre Gürdal

Cemre Gürdal

Dünya ve biz

Ceren Tüccaroğlu

Ceren Tüccaroğlu

Memleket Konuları

Damla Kodan

Damla Kodan

Memleket Günlükleri

Erol Ertugan

Erol Ertugan

Dıştan Bakış

Rabia Aslan

Rabia Aslan

Feminist Bakış

Hayri Samer

Hayri Samer

Memleket'te Haftsonu Seansı

Hilmi Arıca

Hilmi Arıca

Adalı Yazılar

Hamit Sakallı

Hamit Sakallı

Tribün Kıbrıs

Mert Akkaya

Mert Akkaya

Tarihsel Bakış

Merve Yiğiter

Merve Yiğiter

Toplumsal hak ve özgürlük

Tandoğan Yalkut

Tandoğan Yalkut

Memleket'te Ekonomi

Merve Soygazi

Merve Soygazi

Sosyal Medya ve İletişim

ANKET >

Anketler çok yakında güncellenecektir.