Rusya, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun kısa süreliğine rotadan çıkmasına yol açan unsurun bir yazılım sorunu olduğunu ve istasyona kısa süre önce kenetlenen yeni modülün etkin hale getirilmesi için çalışmalara başlanacağını açıkladı.
Uluslararası Uzay İstasyonu, Rusya tarafından geliştirilen ve Rusça “bilim” anlamına gelen Nauka adlı araştırma modülünün istasyona kenetlendikten üç saat sonra motorlarının çalışması üzerine kısa süreliğine rotadan çıktı.
Rus uzay şirketi Energia’dan tasarımcı Vladimir Solovyov, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun tüm ortaklarına, yaşanan olayın kontrol altına alındığını, kozmonotların modülü kısa süre içinde faaliyete geçireceğini söyledi.
Solovyov, yaptığı açıklamada, “Kısa süreli bir yazılım hatası nedeniyle modülün motorlarının çalıştırılmasına neden olan komut devreye girdi ve istasyonun yönünün değişmesine yol açtı. Ekip şimdi Nauka modülündeki basıncı dengelemekle meşgul. Modülün kapıları açılacak, ekipler içeri girecek ve rutin çalışma başlayacak” dedi.
ABD Uzay ve Havacılık Dairesi NASA, iki Rus kozmonot ile üç Amerikalı, bir Japon ve Avrupa Uzay Dairesi’nden bir Fransız astronotun hayatının yaşanan olay sırasında ve sonrasında tehlikeye girmediğini bildirdi.
İstasyonda bulunan Rus kozmonot Oleg Novitsy, paylaştığı Twitter mesajında takipçilerine endişelenmemelerini söyledi.
Rusya’nın uzay dairesi Roskosmos, Nauka modülünün motorlarının Rus uzmanlar tarafından uzaktan denetlendiğini, istasyonun normal uçuş rotasına geri döndüğünü bildirdi.
Roskosmos, yeni modülle istasyonun ana yapısı arasındaki kenetlenmenin başarılı olduğunu ve sızıntı olmadığını kaydetti.
Roskosmos Başkanı Dmitry Rogozin, Nauka modülünün istasyona kenetlenmesinin “çok zor ve önemli bir zafer” olduğunu söyledi ve Twitter üzerinden SpaceX’in kurucusu girişimci Elon Musk’ın tebriklerini kabul etti.
Rogozin, Kasım ayında istasyona yeni bir modül daha gönderme planı olduğunu söyledi.
Roskosmos, bir süre önce yolsuzluk skandallarıyla sarsılmış, ülkenin doğusundaki uzay merkezi Vostochny Kozmodromu’nun inşaatı sırasında taşeronların devlet fonlarını zimmetlerine geçirdikleri ortaya çıkmıştı.