Avrupa Birliği üyesi devlet ve hükümet başkanları, Türkiye, Rusya, Belarus, Corona virüsüyle mücadele gibi başlıkları görüşmek üzere iki günlük bir zirve için Brüksel’de toplandı.
Toplantının ilk bölümünde salgınla tıbbi mücadele ve Corona virüsü yardım fonu konusu ele alındı. İlk toplantının ardından akşam çalışma yemeğine geçildiğinde Türkiye konusu görüşüldü.
Görüşme sonucunda, Türkiye ile 2016’da imzalanan Göçmen Geri Kabul Anlaşması’nın yenilenmesi ve Türkiye’ye topraklarında ağırladığı 3 milyon 700 bin Suriyeli göçmen için 2024 yılına kadar 3,5 milyar Euro yardım yapılması kararı benimsendi.
Türkiye tartışmalarının tamamlanmasının ardından açıklanan zirve sonuç bildirisinde Türkiye ve sığınmacılar konusu, “AB liderleri, AB Komisyonu’ndan Türkiye ve bölgedeki diğer ülkelerde bulunan Suriyeliler için sağlanacak finansmanla ilgili resmi teklifi gecikmeksizin sunmasını istedi” ifadesiyle yer aldı.
Avrupa Komisyonu liderlere, Suriyeli göçmenler için kullanılmak üzere Türkiye, Ürdün ve Lübnan’a 5,7 milyar Euro yardım yapılmasını, bunun 3,5 milyarının Türkiye’ye ayrılmasını içeren bir plan sundu.
Avrupa Konseyi’nin Türkiye ile aşamalı, orantılı ve tersine çevrilebilir bir yöntemle, ortak fayda içeren pek çok alanda işbirliği yöntemini Mart ve Aralık zirvesinde kararlaştırdığı vurgulanan bildiride, “Liderler, Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesine yönelik yetkilendirme için teknik çalışmaların başlamasını not etti. Mevcut Gümrük Birliği’nin uygulanmasında yaşanan sıkıntıların giderilmesi ve bunun tüm üye ülkelere etkin biçimde uygulanması sağlanmalıdır. Bunun için AB Konseyi, ilave yönlendirmelerle yetkilendirme yapabilir” denildi.
Yüksek düzeyli diyalog beklentisi
AB ve Türkiye’nin “Pozitif ajanda çerçevesinde, stratejik konularda yüksek düzeyli diyalog başlatması” beklentisi de sonuç bildirisinde yer aldı. Bildiride, liderlerin “Türkiye ile göç, sağlık, iklim ve terörle mücadele gibi temel konularda ve karşılıklı çıkarların söz konusu olduğu bölgesel konularda, yüksek düzeyli diyalog hazırlıklarını not ettiği” belirtildi.
Ancak pozitif ajandaya geçilebilmesi için Kıbrıs müzakerelerinde ilerleme sağlanması, kapalı Maraş kentinin statüsü ve BM tarafından alınan Kıbrıs kararlarının uygulanması gerektiği; Cenevre’de yapılan Kıbrıs görüşmelerinde uzlaşmaya varılamamasından üzüntü duyulduğu, AB’nin sürece yardımcı olmaya hazır olduğu da bildiride vurgulandı.
Bildiride, AB’nin Türkiye’den bölgesel sorunların çözümüne “olumlu ve yapıcı katkı sunmasının beklendiği, temel hak ve özgürlükler, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü konularında da ilerleme sağlanmasının hala kilit önem taşımaya devam ettiği; siyasi partilerin, gazetecilerin ve insan hakları savunucularının hedef alınmasının endişe verici olduğu, Türkiye’nin demokrasi ve kadın haklarına saygı duyması gerektiği, bu konudaki diyaloğun Türkiye-AB ilişkilerinin temel bir parçası olduğu” da dile getirildi.